1/18/2022
Bu tuzaklara düşmeyin Uzmanlara göre en yaygın kripto para dolandırıcılık türleri
Ali Babacan Sezen Aksu’nun hedef alınması kabul edilemez
Müzisyen Yaşar Gaga ile 2017'de çıkardığı 'Şahane Bir Şey Yaşamak' şarkısı sebebiyle iktidar medyası tarafından hedef alınan ünlü sanatçı ve söz yazarı Sezen Aksu'ya DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan destek verdi. Babacan, Sezen Aksu’nun hedef alınmasının kabul edilemez olduğunu belirtti.
Son olarak DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla Aksu'ya destek verdi.
Babacan, ''Türkiye ancak fikir ve ifade özgürlüğü zemininde yükselebilir. Sanatçılarımız da sanatlarını icra ederken özgür olmalıdır. Şarkı sözlerini çarpıtan zihniyet bu ülkeye sadece kötülük yapmaktadır. Sezen Aksu’nun hedef alınması kabul edilemez'' ifadelerini kullandı.
Yemen'deki Husiler Abu Dabi'deki petrol tankerlerini drone ile böyle havaya uçurdu
Yemen'deki Husilerin, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) öncülüğündeki askeri koalisyonun hava saldırılarına yanıt olarak Abu Dabi'ye düzenlediği saldırının ardından bir ABD'li yetkili, İran'ın hadiseden sorumlu tutulmaması gerektiğini savundu.
Wall Street Journal (WSJ) gazetesine konuşan, ismi belirtilmeyen bir yetkili, 'Husilerin yalnız çalıştığını' ve bu nedenle, İran'ın saldırıda parmağı olduğuna dair şüpheye yer olmadığını belirtti.
Öte yandan Bloomberg'e konuşan Abu Dabi hükümetine yakın bir kaynak, BAE'nin Washington'dan Husileri yeniden terör listesine almasını talep edeceği bilgisini paylaştı. #AbuDabi #dronesaldırısı
1/17/2022
Kıskançlığa bak Avrupa Birliği et ve süt ürünleri daha fazla tüketilmesi için 90 milyon euro bütçe ayırdı.
Avrupa Birliği'nin yürütme organı olan Avrupa Birliği Komisyonu, 2022 yılında et ve süt ürünleri daha fazla tüketilmesini teşvik etmek amacıyla düzenlenecek kampanyalar için yaklaşık 90 milyon euro bütçe ayırdı.
Hayvan hakları savunucuları ve çevre örgütleri, komisyonun bu kararına tepki gösteriyor.
Örgütlere göre, daha fazla et ve süt ütünleri tüketimi, Avrupa Birliği'nin iklim ve sağlık hedefleri ile çelişiyor.
Avrupa Birliği Komisyonu, Avrupa'da üretilen et, süt ve süt ürünlerinin bütün dünyada tanıtılmasını ve geniş bir pazarda alıcı bulmasını amaçlıyor.
Bu nedenle sektöre yönelik reklam kampanyaları için 2022 yılında yaklaşık 54 milyon euroluk bir bütçe ayrıldı.
Ayrıca komisyon tarafından et ve süt ürünleri tüketimine yönelik kampanyalar için de 39 milyon euro harcanacak.
Avrupa Birliği Komisyonu tarafından desteklenen, "Wonderfullbeef.eu" (Mucize sığır eti) adlı internet sitesi üzerinden,
tüketicileri daha fazla et ve süt ürünleri talep etmeye teşvik eden bir kampanya başlatıldı.
"Lezzetli, güvenli, garantili: Avrupa sığır etinin tadını çıkarın", "Sığır etimiz doğal olarak karşı konulamaz" ve vejeteryanlığa göndermede bulunan
"Beefatarian olun" gibi sloganların yer aldığı internet sitesinde, çeşitli et yemekleri tarifi de yer alıyor.
Kampanya kapsamında sığır etinin çok fazla rağbet görmediği Hollanda, Belçika, İtalya ve Fransa'da bu ürünün tüketiminin teşvik edilmesi amaçlanıyor.
Bu ülkelerde tanıtım ve teşvik kampanyaları için 1,7 milyon euro harcanacak.
ABD ve Kanada'da, Avrupa etlerinin tanıtımı için yaklaşık 2 milyon euroluk reklam kampanyası düzenlenecek.
Reklam kampanyalarında tüketicilerin, "kırmızı et konusundaki basmakalıp anlayışını" değiştirmek ve bu ürüne olan güveni yeniden yaygınlaştırmak hedefleniyor.
Danimarka ve İsveç'te de domuz eti tüketimini arttırmak için Avrupa Birliği Komisyonu desteğiyle kapsamlı bir reklam kampanyası başlatılacak.
Çünkü İskandinav ülkelerinde özellikle gençler bilinçli çok az et tüketiyor.
Tüketiciler, mümkün olduğunca az domuz eti tercih ediyor. Bu nedenle AB yönetimi, İskandinav ülkelerinde domuz eti tüketimini teşvik edecek.
Hayvan refahı için mücadele eden "Dier & Recht" adlı örgüt, Avrupa Birliği Komisyonu'nun bu girişimini eleştiriyor.
Avrupalı vergi mükelleflerinin parasının bu şekilde harcanmasının tuhaf olduğunu savunan örgüte göre, bu kampanya aynı zamanda AB iklim ve sağlık hedeflerine de aykırı.
Dier&Recht yöneticisi Frederieke Schouten, Avrupa Birliği sübvansiyonlarının sürdürülebilir ve bitki bazlı ürünlerle sınırlı olması gerektiğini düşünüyor.
Et ve süt sektörünün daha fazla sera gazı salımına neden olduğu yönündeki araştırmaların ardından çevre örgütleri de, Avrupa Birliği'nin bu ürünlerin tüketimini teşvik eden kararlarına karşı çıkıyor.
Avrupa Parlamentosu Komisyonu, tepkiler üzerine 2020 yılında tarımsal ürünlerin tanıtımı programını yeniden gözden geçirme kararı almıştı. Ancak bu karar hala hayata geçirilemedi. Hayvan refahı ve çevre örgütlerine göre, bunda Brüksel'deki et lobilerinin etkisi büyük.
Avrupa Parlamentosu Çevre ve Tarım Komisyonu üyesi Jan Huitema, Hollanda'da yayımlanan Trouw gazetesine yaptığı açıklamada, "Fransa gibi muhafazakar tarım politikasına sahip ülkeler bu tür şeyleri durduruyor" diyor.
Avrupa Parlamentosu Milletvekili Huitema, Avrupa Birliği'nin tüketicilerin gıda seçimine müdahale etmemesi gerektiğini savunarak, ne yeneceğine, hükümetler yerine piyasanın karar vermesini istiyor.
1/16/2022
Türkiye'deki 55 yıllık Japon viskisini 8 milyon liraya Çinli satın aldı
Taliban yaktı çaresiz müzisyen gözyaşları içinde izledi
Cimri Hollanda Başbakanı Mark Rutte Kanada Başbakanı Justin Trudeau onuruna 58 euro'luk yemek verdi
Avrupa'nın 'en tutumlu' toplumlarından biri olarak bilinen Hollanda'da bu gelenek, diplomatik ilişkilere de yansıyor.
Hollanda Başbakanı Mark Rutte'nin, 29 Ekim'de Lahey'i ziyaret eden Kanada Başbakanı Justin Trudeau onuruna verdiği yemeğin maliyetinin kişi başı 60 eurodan az olduğu ortaya çıktı.
Avrupa'daki turizm merkezlerinde Hollandalıların tutumluluğunu vurgulamak için, "Kijken kijken niet kopen" (Bakar bakar, almaz) deyimi kullanılır.
Hollanda'da da, abartılı tutumluluk, ya da cimriliği tanımlamak için, yerel şive ile "Ons bin zuunig" (Biz tutumluyuz) denir.
RTL Haber kanalına göre, Hollandalılar'ın bu abartılı tutumluluğu, Kanada Başbakanı Trudeau'nun Lahey ziyaretinde de kendini gösterdi.
Kanada Başbakanı Trudeau, Rutte'nin daveti üzerine 29 Ekim'de Lahey'i ziyaret etti. İki ülke arasındaki ekonomik ilişkileri ile savunma, güvenlik ve iklim konularında işbirliğinin ele alındığı görüşmelerin ardından Başbakan Rutte, Kanada heyetine bir akşam yemeği verdi.
Çalışma yemeği için Lahey'in merkezinde, parlamento binasına yürüme mesafesindeki bir restoran seçildi. Fransız yemekleri yapan Pastis adlı restorandaki yemeğe Başbakanlar Rutte ve Trudeau ile birlikte 12 kişilik bir heyet katıldı.
Düşük fatura alkol tüketiminin az olmasına bağlanıyor
Menüsündeki en pahalı yemek 25 euro olan restoranda, resmi heyete kaz ciğeri, ördek konfi ve sarımsaklı kurbağa bacağı gibi, klasik Fransız yemekleri ikram edildi.
Kanada Başbakanı ve heyetteki bazı misafirler birer kadeh beyaz şarap içerken, Hollanda Başbakanı maden suyu tercih etti.
Yemeğin sonunda 803 euro hesap geldi. Hollanda Başbakanı Rutte kendisi, Trudeau ve 12 kişilik heyet için kişi başı yaklaşık 58 euro ödedi.
Restoran yöneticilerinden Michel Kentis, hesabın düşük olmasını, alkol tüketiminin az olmasına bağlıyor.
Büyük gruplar için uygun bir işletme olmadıklarını söyleyen Kentis, bir anda Kanada Başbakanı ve resmi heyeti karşılarında görünce heyecanlandıklarını anlatıyor.
Ancak restoran yöneticisine göre, heyecana rağmen her şey yolunda gitmiş. Hollanda ve Kanada heyeti, diğer müşterilerin de bulunduğu ortamda keyifli bir akşam yemeği yemiş.
1/15/2022
Pasifik Okyanusu'nda Tonga'daki yanardağ patlaması, sonrası yaşanan tsunami olayları
Mehmet Ceyhan'dan PCR Testi tepkisi Bu Kaç kişi ölürse ölsün demektir
Koronavirüs Bilim Kurulu'nun yeni tavsiye kararı doğrultusunda genelge yürürlükten kaldırıldı. 81 il valiliğine kararla ilgili yazı gönderildi.
Buna göre aşısızlara getirilen PCR testi zorunluluğu tamamen kaldırıldı.
Böylece, seyahat, etkinlik, iş yeri ve okullara yönelik test zorunluluğu kalkmış oldu.
Bundan böyle aşı yaptırmayan kişiler konser, sinema vb. etkinliklere test yaptırmadan girebilecek.
Kararın duyurulmasının ardından, Habertürk canlı yayınında soruları yanıtlayan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, söz konusu gelişmeyi eleştirdi.
"Bunu bilimsel anlamda yorumlamak çok zor" diyen Ceyhan, "Sürü bağışıklığı denen şeye güvenilmeyeceğini herkes biliyor artık.
Benim gördüğüm, bu kararlar bir hedef konarak alınmış kararlar değil" diye konuştu.
Ceyhan, kararı şu sözlerle eleştirdi:
"Anladığım kadarıyla PCR testi kapasitesinin sonuna gelindi, vaka sayıları da test yaptıkça artıyor.
Artık bu noktaya geldik. Normalde, bunu bu şekilde uygulamayan ülkeler vardı. Ama aşı şartı koyuyorlardı.
Dünyada, Omicron'un bu kada hızlı yayılmasına karşın tedbirleri gevşeten tek ülkeyiz."
"Şu an test yapsak kesinlikle vaka sayısı 200 binin üstüne çıkar ama biz belli ki bu şekilde 60-70 binde tutacağız."
"Bunun sonucunda olacak şey açık. Vaka sayıları çok artacak ama biz bunu tespit edemeyeceğiz"
diye konuşan Ceyhan,
"Çünkü öyle kararlar alındı ki... Zaten siz salgının en başında açıklanan kararlarla bu işi götürürseniz olmaz" ifadelerini kullandı.
Ceyhan, sözlerini şöyle noktaladı:
"Bu şu demek, 'Biz nadir nest yapacağız, vakaları tespit etmeyeceğiz.' Ama bugün açıklanan bu karar, hiçbir şekilde bilimsel olarak kabul edilebilecek bir karar değil. Bu resmen 'Kaç kişi ölürse ölsün, Omicron ne kadar yayılırsa yayılsın' demekten başka bir şey değil."